Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Özgür Özel, son günlerde artan seçim güvenliği tartışmaları üzerine çarpıcı açıklamalarda bulundu. Özellikle 2023 seçimleri öncesinde yaşanan belirsizlikler ve siyasetteki gergin ortam, parti içinde ve dışında farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden oldu. Özel, yaptıkları değerlendirmede, iktidarın seçimi manipüle etme niyetinde olduğuna dair ciddi endişelerini kamuoyu ile paylaştı. 'Sandığı ortadan kaldırmak istiyorlar' diyerek iktidara yüklenen Özel, seçim sisteminin güvenliğini sağlamak adına yapılan tüm tartışmalara dikkat çekti.
Özgür Özel, açıklamalarında seçim güvenliğinin demokrasi için vazgeçilmez bir unsur olduğunu vurguladı. Türkiye’nin her vatandaşı, seçimde özgürce oy kullanma hakkına sahiptir ve bu hakkın herhangi bir şekilde ellerinden alınmasına müsaade edilmeyeceğini belirtti. Özellikle son dönemlerde, iktidar partisinin çeşitli manevralarla seçimle ilgili güvenlik açıkları yaratma çabasında olduğunu ifade etti. “Seçimlere bir yıl kalmışken, bu konuda sessiz kalmak doğru değil. Biz bu ülkede demokrasinin tüm unsurlarını savunmakla yükümlüyüz,” diyen Özel, parti olarak bu noktada üstlerine düşeni yapacaklarını söyledi.
Özgür Özel, iktidarın seçim sürecinde uygulamakta olduğu stratejilerin yalnızca kendi seçimlerini kazanma çabası değil, aynı zamanda demokrasiye yönelik bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekti. Bu bağlamda, iktidarın zaman zaman gündemi saptırıcı açıklamalarla halkın dikkatini başka yönlere çektiğini belirtti. “Bizler bu taktiğe karşı hazırlıklıyız. Halkımızın bilinçlenmesi ve seçimlerin hangi şartlarda yapılması gerektiği konusundaki farkındalığı artırmamız gerekiyor,” dedi. CHP, halkı bilgilendirme ve seçim sürecinde manipulasyonlara karşı koruma görevini üstlenmeye kararlı. Özel, "Bizim tek hedefimiz, halkımızın iradesinin sandığa yansımasıdır" diyerek, partinin bu konudaki kararlılığını da bir kez daha ifade etti.
Özgür Özel'in bu ifadeleri, Türkiye'nin yakın gelecekteki siyasi atmosferini ve seçimlerin nasıl geçeceğine ilişkin belirsizlikleri gözler önüne seriyor. Seçim günü geldiğinde, her bir oy pusulasının bir nevi vatandaşın sesini temsil edeceği unutulmamalı. Dolayısıyla, seçim güvenliği sadece bir partinin meselesi değil, tüm Türkiye’nin ortak sorunudur. Herkesin bu konuda duyarlı ve bilinçli olması, demokrasinin sürdürülmesi açısından hayati öneme sahiptir.
Özgür Özel, toplumu bu konuda bilgilendirmenin yanı sıra, kendilerini takip eden çeşitli sivil toplum kuruluşları ve halkla diyalog kurarak, seçim sürecinin daha güvenli bir zeminde geçmesi için çalışmalar yürütme hedefinde olduklarını da belirtti. "Sandığın güvenliği sağlanmazsa, ülkemizin geleceği tehlikeye girebilir," diyerek, halkı sandığa sahip çıkmaya ve seçim gününde oy kullanmaya çağırdı. CHP'nin bu tür açıklamaları, yalnızca parti içinde değil, genel olarak toplumda da önemli bir etki yaratmaya devam ediyor.
Sonuç olarak, Özgür Özel'in ifadeleri, yalnızca bir siyasi eleştiri değil, aynı zamanda seçimlerin güvenliğini sağlama anlamında toplumun uyarılmasına yönelik bir çağrı niteliği taşımaktadır. Seçimlerin güvenilir bir şekilde gerçekleşmesi, demokratik sistemin sürdürülebilirliği için elzemdir. Bu nedenle herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi ve seçim sürecine etkin bir şekilde katılması büyük önem arz ediyor.