Mısır hükümeti, son dönemde Filistin topraklarındaki insan hakları ihlallerine dikkat çekmek amacıyla Gazze’ye destek yürüyüşü düzenlemek isteyen aktivistlerin sınırda durdurulmasına karar verdi. Bu durum, hem iç politikada hem de uluslararası düzeyde tartışmalara yol açtı. Aktivistlerin Gazze için toplumsal bir dayanışma gösterme çabası, Mısır hükümeti tarafından çeşitli gerekçelerle red edildi. Mısır polisi, yüzlerce aktivisti yürüyüş yapılmak istenen bölgede engelleyerek, gözaltına aldı ve etkinliği sonlandırdı.
Mısır, uzun yıllardır Filistin ile ilgili politikaları nedeniyle hassas bir konumda bulunuyor. Ülke yönetimi, Gazze Şeridi'nin Hamas tarafından yönetilmesi dolayısıyla güvenlik endişelerini öne sürerek, sınırlarını sıkı bir şekilde korumaya almış durumda. Mısır hükümeti, herhangi bir toplumsal hareketin ülke içinde kaosa yol açabileceği ve bu durumun güvenlik tehditleri oluşturabileceği endişesi taşımaktadır. Bu hassasiyetler nedeniyle, Gazze’ye destek gösterileri gibi durumlar Mısır'da genellikle hoş karşılanmıyor.
Tepkiler, yürüyüşe katılmak isteyen aktivistlerin gözaltına alınmasının ardından giderek büyümeye başladı. Ülkede insan hakları ihlalleri konusunda çalışan sivil toplum kuruluşları, Mısır hükümetinin bu engellemelerini kınadı ve uluslararası topluma, Mısır'daki hareket özgürlüğü ihlalleri konusunda daha fazla baskı yapılması çağrısında bulundu. Aktivistlerin temsilcileri, Gazze'ye destek olma amacı taşıyan bu tür etkinliklerin engellenmesinin, demokrasi ve insan hakları açısından kaygı verici bir durum olduğunu vurguladı. Bunun yanında, birçok sosyal medya platformunda da bu olayla ilgili #FreeOurActivists (#AktivistlerimiziSerbestBırakın) kampanyası başlatıldı.
Olayın ardından, Avrupa Parlamentosu gibi bazı uluslararası kuruluşlar, Mısır hükümetini protestoları bastırmakla suçlayarak, ülkede yaşanan insan hakları ihlalleriyle ilgili çağrılarda bulunmaya başladı. Mısır’ın bu tutumu, sadece iç dinamikleri etkilemekle kalmayacak, aynı zamanda bölgesel güvenlik dengelerini de sorgulanır hale getirecek gibi görünüyor.
Sonuç olarak, Mısır’ın Gazze yürüyüşüne koyduğu engel, ülkedeki demokratik süreçlerin geleceği açısından önemli bir gösterge niteliği taşıyor. Aktivistlerin seslerine kulak verilmesi, sadece Filistin meselesi açısından değil, Mısır’ın insan hakları bütünlüğü açısından da kritik bir öneme sahip. Bu tür olayların devam etmesi durumunda, Mısır ve bölgedeki diğer ülkeler, kendi güvenlik stratejilerini yeniden gözden geçirmek zorunda kalabilir.